Babam Yaşıyor

O odada geçirdiğim ilk gün sonunda açlıktan öleceğimi düşünmeye başlamıştım ki demir kapı birden açıldı. Ben de haliyle korkup geriye çekildim. 65-70 yaşlarında yaşlı bir adam bana "oğlum" dedi. O anda donup kaldım. Hiç bir şey diyemedim. Ağzımdan çıkan tek söz; "sen o değilsin. o yıllar önce öldü" oldu.. Ne yapacağımı, ne diyeceğimi bilmiyordum. Onun benim babam olup olmadığı hakkında da en ufak bir fikrim yoktu. O babam olabilirdi, çünkü sözde kazadan sonra cesedi annemle beraber asla bulunamadı. Ama o olmaya da bilirdi. Bunu bilemezdim. Ve anlatmaya başladı;


Babam olduğunu iddia eden ihtiyar: Jack.. Oğlum! Yıllardır beni görmüyorsun, beni bir trafik kazasında öldü diye biliyorsun. Benden nefret ediyorsan bunu anlayışla karşılarım ama bir şey söylemeden önce beni dinlemeni istiyorum. Çok yaşlandım ve artık işlerimi birine miras bırakmak zorundayım. Bu kişi alelade, herhangi bir kişi olamaz oğlum! Bu kişi sensin. Sen, bu iş için seçildin.. Lütfen bir şey söyleme. Her şeyi açıklayacağım.. Sen bizi sürekli iş adamlarının bulunduğu toplantılara gidiyoruz sanardın.. Sen küçükken de çok zeki bir çocuktun Jack.. Biz, iş adamlarıyla toplantılara gidiyoruz dediğimiz zamanlarda masonik toplantılara katılıyorduk. Bunları sana anlatmamın nedeni, bu mason grubunun başına senin geçmeni istememdir. Bizi "öldü" bildiğin gece yine bir mason toplantısı vardı. Ben, taa en başından beri mason grubunun başkanıydım ve tüm toplantıları ben düzenlerdim. Gündemde en çok konuşulan konulardan biri mason toplantılarında neler konuşulduğu,  masonların hangi amaca hizmet ettiği vesairedir. Bazı insanlar masonların şeytan olduğunu düşünürken, bazı insanlar, masonların Dünya'nın gerçek yöneticileri olduğu fikrini savunur. Ben sana masonlar ve annen hakkında her şeyi anlatacağım.. Tabii kendim hakkında da.. Bak Jack.. Senin, öldüğümüzü sandığın gece bir mason toplantısı vardı.. O günkü mason toplantısında yeni mason başkanı seçilecekti..

Jack: Kes! Duymak istemiyorum saçmalıklarını! Beni derhal buradan çıkar! Tek isteğim bu!

Babam olduğunu iddia eden ihtiyar: Oğlum, seni burada zorla tutacak halim yok ama beni dinlemek zorundasın
Jack: Hiç bir zorunluluğum yok! Eğer seni dinleyecek olsaydım 11 yaşımda terk edilmezdim. Şimdi çıkar beni buradan! Yoksa kaba kuvvet kullanmak zorunda kalıcam!
Babam olduğunu iddia eden ihtiyar: Koridordan 3 sola dön, ileride bir kapı göreceksin. Çıktığın zaman kapıda bir araba bekliyor olacak.. O araba senindir.. Anahtarı kontakta takılı ve kapısı da açık.. Elveda Jack.. Ben sanmıştım ki.. Belki..
Jack: Senin ne bok sandığın umrumda gibi mi duruyorum? Senin, benim babam olduğun daha belli değil. Bana mason grubumun başına geç diyorsun. Affedersin ama siktir git!

Dedim ve koridordan 3. sola dönüp dışarıya çıktım. Bana dediği gibi arabanın kapısı açık ve anahtar kontaktaydı. Hemen bindim ve şehir merkezine doğru sürmeye başladım. Londra'ya giden ilk uçağa binip gidecektim ve Londra'da direkt polise başvurmayı düşündüm. Ama aptalcaydı. Belki de o benim öz babamdı. Bu nedenle vazgeçtim. İyi mi ettim, kötü mü ettim bilmiyorum.. Ve şehir merkezine gelmiştim. Ama hava karanlıktı.. Ve yanımda hiç de param yoktu. Bankamatiklerden birinden para çektim. Ve bir otel odası tuttum. Yanımda sınırlı para olduğu için lüks bir otelde kalmıyordum ama 1 geceliğine idare ederdi. Bütün gece uyumadan başımdan geçenleri düşündüm..

0 yorum:

Yorum Gönder